Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Diana Hudson

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Diana Hudson
Gryffindor IV.Sınıf
Gryffindor IV.Sınıf
Diana Hudson


Mesaj Sayısı : 16
Yaş : 29
Kayıt tarihi : 16/10/10

Bilgiler
Özel Yetenekler:
Quidditch Mevkisi:
Rpg Puanı:
Diana Hudson   Left_bar_bleue90/100Diana Hudson   Empty_bar_bleue  (90/100)

Diana Hudson   Empty
MesajKonu: Diana Hudson    Diana Hudson   Icon_m21C.tesi Ekim 16, 2010 10:20 pm

Başvuran Kişinin;

Adı: Gülce
Yaşı: 15


Karakterin;

Tam Adı: Diana Hudson
Özellikleri: Sakin, olgun, sevimli, biraz çekingen bir kızdır
Fiziksel Özellikleriniz(Anlatımla aktarın!): Kahverengi saçlı buğday tenli küçük bir gamzeye sahip olan

~Sorular:

I. Bir büyücü olsaydın yapacağın ilk büyü hangisi olurdu?Nedenleriyle birlikte açıklar mısın?
- Çevremdekileri koruycak bir büyü olurdu. çünkü onlar benim için çok değerliler. veya bir aşk büyüsü...
II. Bir büyücü olarak yapmayı en çok sevdiğin şey nedir?
- Arkadaşlarımla zaman geçirmek.

III. Büyücü deyince aklına gelen ilk üç özelliği yazar mısın?

- Asa, güç, tehlike
IV.Arkadaşınla birlikte yasak ormandasın.Karşınıza son derece kızgın bir orman yaratığı çıktı ve arkadaşına saldırdı.Ne yapardın?Ayrıntılarıyla açıklar mısın?

- Yaratığı savunmasız hale getirmeye çalışırdım, büyüyle başaramazsam fiziksel yollara başvurur ve arkadaşım için herşeyi yapardım.

V.Sana göre Quidditch'teki 3 altın kural?

- İyi bir kaleci, takım ruhu ve güç

Örnek Rp:
- En az beş satır olmalıdır.



İki yanında koca çınarların sıralandığı uzun düz yolda ağaçlardan dökülen turuncu kuru yaprakların üstlerine teker teker basıp çıtırdatarak yürüyordum. Uzun zamandır ilk defa yalnızdım, etrafımda ne arkadaşlarımın neşeli kahkahaları nede ailemin siyaset tartışmaları yoktu. En üzücüsü ipodumun şarjsız olmasıydı, güneş yavaş yavaş dinlenmeye çekiliyordu, o sıcak ışığını sadece ağaç dallarının arasından görebiliyordum. Yürüdüğüm yolda hiç kimseciklerden iz yoktu herkes akşam telaşından kurtulmuş evlerine çekilmişti. Yolum çok uzundu hava karamadan gizli kulübeme varmalıydım yoksa karanlıkta ormana giden yolda izimi kaybedecektim; bir kuşkuya kapılıp adımlarımı hızlandırdım.

Gizli kulübem sadece bana aitti kimseye yerini söylememiştim, oraya giderken aileme hafta sonunu en yakın arkadaşım Sarahlar'ın evinde geçireceğim yalanını uyduruyordum. Sarah'a ise bu hafta sonu evde olmayacağımızı ve evi ararsa beni bulamayacağını söylüyordum ve böylece büyük tehlikeleri atlatmış oluyordum. Hava neredeyse artık tamamen karanlıktı fakat kulübemi uzaktan görmüştüm, rahatlayarak bir oh çektim. Orayı çok özlemiştim uzun zamandır ailemi atlatamıyordum; koştum ve tahta kapımı iterek açtım, tahta olmasına rağmen gayet dayanıklı ve ağırdı bu yüzden bana güven veriyordu. İçeri girdim gaz lambamı kibritle yaktım oda aydınlanmıştı küçük yatağıma uzanmak için hamle yaptığım anda kapının arkasındaki askılıkta bir ceket asılı olduğunu gördüm. Korkmuştum, acaba bu eski terk edilen kulübenin sahibi geri mi gelmişti ? Peki o geri geldiyse ben ne yapacaktım ?

Bu sorular beni oyalarken dışarıdan hafif kalınlaşmış bir erkek sesi duydum "Hey kim var kulübemde ? Orda kim var ?" diyordu. Yavaş bir hamleyle pencereye yaklaştım ve perdenin aralığından dışarıya baktım, tam oracıkta benim yaşlarımda bir erkek vardı, eline bir odun parçası almış ve buraya doğru geliyordu. Ve kütt! Aniden kapı açıldı, yüzünde korkmuş bir ifade vardı, "Dur." dedim. Bana kim olduğumu ve neden burda olduğumu sordu, artık o kadar çok korkmuyordum çünkü benim yaşlarımda olduğu kesindi. Ona her şeyi anlattım kulübenin sahibi olsa bile beni bir gece burada ağırlamaktan kaçınmazdı. Hİkayemi bitirdikten sonra merakla beni izleyen gözlerine bakarak "Peki ya siz kimsiniz ve neden sizde burdasınız ?" dedim. Onun anlattıkları da benimkilere çok benziyordu şaşırdık ve biraz gülüştük, oda buraya gizlice geliyormuş ve oda beni kulübenin asıl sahibi sanıp ne yapacağını şaşırmış. İkimizde birbirimizi anlamaktan ve aynı kaderi paylaşmaktan mutlu görünüyorduk. "Peki şimdi ne yapacağız?" dedik aynı anda bu beni daha da şaşırtmıştı. Bu karanlıkta hiçbir yere gidemezdik öyleyse bu tek odalı kulübede yabancı bir erkekle ilk defa uyuyacaktım, biraz tedirgindim ve tek yatağımız vardı. Bunları unutarak onu hala kapıda olduğunu fark ettim, artık içeri gelsen yoksa dışarıda mı uyumayı planlıyorsun dedim,

Usulca içeri girdi kapıyı kapattı ve "Burda uyumama izin verecek misin?" diye sordu. Gülümseyerek saçmalamaması gerektiğini ve hiç birimizin dışaırda uyuyamayacağını söyledim. Yüzüne daha dikkatli baktığımda burnu soğuktan kızarmıştı bu onu biraz gülünç gösteriyordu. Yatakta yanıma oturdu ve bir şekilde konuşmaya başladık, laf lafı aşmıştı zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım, acıktığımı hissettim ona da sordum oda açtı, çantamda sandiviç olduğunu söyledim. Her nasılsa onunla sandiviçimi paylaşacak kadar kanım ısınmıştı, çok sempatik, saf ve iyi birine benziyordu. Ben sandeviçi çantamdan çıkarırken oda küçük bir bardak termosta kahvesi olduğunu söyledi, sandeviçi 2ye böldük yemeye başladık . O kadar acıkmıştım ki o sandeviç o an bana dünyanın en güzel yiyeceği gibi geliyordu. Başka bardağımız olmadığı içinde kahveyi aynı fincandan yudumluyorduk, nedense bu bende tuhaf bir etki yaramıştı.

Saatin geç olduğunu fark ettiğimizde ikimizin de gözünden uyku akıyordu, fakat nasıl yatacaktık. O yerde yatabileceğini söyledi ama buna içim el vermezdi. En sonunda küçücük tek kişilik yatağı ikimiz paylaşmaya karar verdik. Pijamamı giymem gerekiyordu fakat başka bir oda yoktu ben bunu düşünürken o "giyinmen için arkamı dönebilirim" dedi. Sanki bu çocuk aklımı okuyordu, ikimizde arkamızı döndük bir biçimde giyinmeye başladık. İçimde hiç bir utanç yoktu oysa ben annemin karşısında bile soyunamazdım bana ne olmuştu böyle? Yatağa birbirimize ters bir şekilde uzandık, uzun zaman uyuyamadım, bu çekinmemden değil onun yüzünü gözlerimin önünden götüremememdendi. Omuzlarına değmeyen hafif uzunlukta, hafif dalgalı saçları vardı, esmer bronz bir tene sahipti teni yumuşacık ve pürüzsüz görünüyordu. Yemyeşil iri gözlere ve uzun kıvrık kirpiklere sahipti, sesi ise insanı okşarcasına çıkıyordu hafif çatallıydı fakat onu yakışıyordu. Daha önce onu bukadar dikkatli incelediğimin farkına varmamıştım. Ben onu düşünmeyi bıraktığımda o çoktan tatlı uykusuna dalmışa benziyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Seçmen Şapka
Öğrencileri Binalara Ayıran Seçmen Şapka
Öğrencileri Binalara Ayıran Seçmen Şapka
Seçmen Şapka


Mesaj Sayısı : 35
Lakap : Seçmen
Kayıt tarihi : 18/08/10

Bilgiler
Özel Yetenekler:
Quidditch Mevkisi:
Rpg Puanı:
Diana Hudson   Left_bar_bleue100/100Diana Hudson   Empty_bar_bleue  (100/100)

Diana Hudson   Empty
MesajKonu: Geri: Diana Hudson    Diana Hudson   Icon_m21Paz Ekim 17, 2010 4:01 am

Gryffindor,IV.Sınıf.
GRYFFİNDOR!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://magiamagus.yetkin-forum.com
 
Diana Hudson
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Rp Out :: Mazi Defteri :: Seçim Geçmişleri(Seçmen Şapka)-
Buraya geçin: