Jimmy Flame

Konu: Jimmy Flame Çarş. Eyl. 29, 2010 5:35 am

Başvuran Kişinin;

Adı:OnurCan
Yaşı:17

Karakterin;

Tam Adı:Jimmy Flame
Özellikleri:Azimli,Meraklı,Çalışkan ve Sinsi.
Fiziksel Özellikleriniz(Anlatımla aktarın!):

~Sorular:

I. Bir büyücü olsaydın yapacağın ilk büyü hangisi olurdu?Nedenleriyle birlikte açıklar mısın?
-Partis Temporus.Alevler ilgimi çeker.

II. Bir büyücü olarak yapmayı en çok sevdiğin şey nedir?
-Yeni büyüler aramak veya araştırmak.

III. Büyücü deyince aklına gelen ilk üç özelliği yazar mısın?

-Macera,Merak ve Muhteşemlik.

IV.Arkadaşınla birlikte yasak ormandasın.Karşınıza son derece kızgın bir orman yaratığı çıktı ve arkadaşına saldırdı.Ne yapardın?Ayrıntılarıyla açıklar mısın?

-Arkadaşımın iyi olduğuna emin olunca yaratık ile mücadele ederdim.Etkili bir büyü seçerdim lanet gibi.

V.Sana göre Quidditch'teki 3 altın kural?

-Hız,Zeka ve Strateji.

Örnek Rp:
- Çalar saatinin çirkin sesiyle uyanan her zaman ki gibi bir sabaha hazırlanan Jimmy somurtarak daha fazla uyumak istercesine yatağından kalktı.Klasik evden iş monoton hayatına başlamak için lavaboya doğru yürümeye başladı.Bir şeylerin farklı olmasını ister gibi etrafına bakındı.Ama sıkıcı hayatında değişen bir şey yoktu.Evi her zaman bıraktığı gibi dağınık ve o çözemediği evinin kokusu burnuna geliyor alıştığı için hiçbir tepki vermiyordu.Sıcak bir duş için hazır olduğunu hissetti ve belki de kendisini bu hayatta en rahatlatan şeylerden birinin bu olduğunu düşündü.Saatlerce o suyun altında kalmak ve düşüncelerinden birer birer arınmak istiyordu.Yeni doğmuş gibi hissediyordu.Duş dan rahatlamış bir halde çıkan Jimmy diş fırçasını almak için banyo rafına doğru kollarıyla uzandı.Bu onu rahatsız ediyordu.Çünkü rafı kendi boyunu aşan bir yerdeydi.Ne yazık ki diş fırçasını koyabilecek başka bir yeri olmadığı için burayı kullanıyordu.Kolunu uzattığında gözüne garip bir şey çarptı.Kolunda farklı şekillerde dövmeler vardı.Bir an düşündü “Bu hayatımda ben farklı bir şey yaptım da haberim mi olmadı ?”.Ve bu anlamsız dövmeleri niçin ve ne zaman yaptığını düşünmeye başladı.Böyle bir şey yapmadığından daha sonra emin oldu.Şaşkınlık içerisinde dövmeleri inceledikten sonra bu sıkıcı hayattan kurtuluş bileti olabilirdi.Ama şu can sıkıcı işine geç kalmaması gerektiğini hatırladı.İşinin aptalca disiplini ve gereksiz kuralları onu çok sıkıyordu.Dişlerini fırçaladıktan sonra saatine baktığında fazla zamanı olmadığını anladı.Ve üzerini giyinerek aceleyle kendisini kahve yaptı.Bir yudum aldıktan sonra bulaşık suyuna benzer tadıyla kendisini iğrendiren kahveye ve kahve firmasına birkaç küfür ettikten sonra evden çıktı.

9 saat 59 dakikadır iş yapmakta olan Jimmy masa başında sıkılmış bir halde o bir dakikanın geçmesini bekliyordu.Her zaman olduğu gibi işlerini erken tamamlayan Jimmy bu çekilmez dakikalardan nefret ediyor ama işlerini de geciktirmemeye çalışıyordu.Ve sonunda özgürlük 10 saat olmuştu.Koluyla çantasına uzandığında o dövmeleri gördü.Tamamen unutmuştu.Aceleyle arabasına koşturdu ve yol boyunca bu dövmeleri düşündü.Aklından çıkarsa unutacağını biliyordu .Eve ulaştığında kendisini o koku dışında hiç bir şeyin beklemediğini yalnız yaşayan biri olduğunu bir daha hatırlamış oldu ve iç geçirdi.Sonra iç geçirmekten daha önemli işi olduğunu düşündü hemen bilgisayar başına oturdu.Bu dövmelerin dövmemi yoksa herhangi bir cilt hastalığından olduğunu epeyce merak etmişti ve delicesine araştırıyordu.Geç saat olmuştu.Yarın işte kağıtların ve dosyaların arasında uyumak ve patronunda azar işitmek istemiyordu.Daha sonra o gelecek günün kendisi için tatil olduğunu hatırladı derin bir soluk aldı.Bulaşık suyu gibi tadı olan kahvesinden yudum aldıktan sonra araştırmasına geri döndü.
Neredeyse sabah olmak üzereydi ama hiçbir şey bulamamıştı.Jimmy hiçbir şey bulamadığına sinirlimiydi yoksa uykulumuydu bir türlü anlayamamıştı.Ama uyuması gerektiğini anlamıştı.Son kez bilgisayarına dönüp birkaç şeye baktıktan sonra uyuyacaktı.Bir kaç sayfayı karıştırırken Jimmy’nin gözüne bir şey çarptı.Kolundaki şekillerden birine benzeyen bir şekli aşırı Katoliklerin tanrı sevgisini göstermek için açtığı bir sayfada gördü.Heycanla sayfanın aşağısına bakmaya başladı ama resmin sadece örnek bir resim olduğunu anladı.Hayalleri yıkılmışcasına bilgisayarı kapatmak istedi ama bu resmi sayfayı hazırlayan kişiye sorabileceğini hatırladı.Bir e-mail hazırlayıp yolladıktan sonra uykusunun aşırı geldiğini fark etti ve bilgisayarı kapatmaya ve yatağına gitmeye üşendi.Yanıbaşındaki kanepeye doğru kendini attı.

Jimmy uyandığında saat öğlen bire doğru geliyordu.Hemen uyuduğu kanepeden fırlayarak hala açık olan bilgisayarına doğru baktı.Kendisine cevap geldiğini umuyordu.Ve gelmişti.“BİNGO” dedi.Okuduğu şey kendisini pek memnun edememişti.Çünkü bu sayfayı hazırlayan kişi o resmi enteresan ve dini motiflere benzediği için koyduğunu söylemişti.Eğer bir rahibe sorarsa belki bunun anlamını bileceğini yazmıştı.
Jimmy hemen hazırlanıp küçüklüğünü yanında yaşayan üvey babası peder Donald Flame’in yanına gitti.Peder klasik din adamları gibi iyi kalpli yaşlı beyaz sakallı bir adamdı.Jimmy’yi küçükken evlat edinmişti.Onun dünyadaki tek yakınıydı.Jimmy onu çok sever çok iyi anlaşırlardı.Her tatil gününde onu ziyarete giderdi.Bu sefer Jimmy babasının yanına ziyaretinden çok farklı bir amaçla gidiyordu.Nihayet kiliseye ulaşmıştı.Babası Jimmy’i çok iyi tanıyan biri olduğu için onda bir şeylerin olduğunu farketmişti.Bu merakını saklayamayan peder
-“Neler oluyor Jimmy ? Bugün sende farklı bir şeyler var sanki ?”
Jimmy babasının bunu anlayacağını tahmin edebiliyordu.
-”Baba lütfen konuşabileceğimiz bir yere geçelim,insanlar bana tuhaf tuhaf bakıyorlar.”
Zaten Jimmy kilise gibi ortamlardan rahatsız oluyordu.Pek fazla dindar biri olduğu söylenemezdi.Peder ve Jimmy uygun bir yere geçtiler.Jimmy dövmeleri göstererek geçen gün araştırma yaptığını falan anlattı.Peder dövmelere iyice göz attıktan sonra ciddi bir yüz ifadesiyle Jimmy’e doğru bakarak
-“Bunların tam olarak ne olduğunu bilmiyorum.Yalnız bu işareti daha önce sanki bir yerde görmüştüm.” Jimmy heycanla pedere
-“Nerede ? Lütfen baba bildiğin her şeyi anlat.Biliyorsun ki merakımı yenen bir insan değilim.”
Peder
-“Tamam oğlum önce rahatla ve sakin ol.Bildiğin gibi eskiden kiliseyi kötüye kullanan insanlarda vardı.Gizli işler çeviren insanlar.Bu işareti daha önce onların yazmış olduğu çok gizli bir kitapta eğitim alırken görmüştüm.Sadece bu kadar bilgim var.Sana yardımcı olacak kişiler biliyorum.Birlikte gidelim”.
Jimmy başını kabul eder şekilde sallamıştı.Ve hemen peder ile birlikte yola çıkarak büyük bir kiliseye gelmişlerdi.Peder arabanın içerisinde oğluna
-”Jimmy şimdi göreceğimiz insanla lütfen sadece benim konuşmama izin ver.Çünkü sadece benim gibilerle konuştuğunu biliyorum.Diğerlerinden rahatsızlık duyuyormuş.Saçma ama elimizde ki tek seçeneğimiz onu da kaybetmek istemezsin herhalde.”
Jimmy
- “ Tamam babacığım.”.
Jimmy ve peder sakin bir görünüm vermek için yavaşça içeri girmeye çalıştılar.Kilisesinin kapısı o kadar büyüktü ki peder onu itmekte güçlük çekiyordu.Jimmy yardımcı oldu ve şaşalı kilisesinin içerisine girebilmişlerdi.Sanki onları karşılamaya gelen başka bir pederin onlara doğru baktı ve Jimmy’e seslendi
-“Şimdiki gençler yaşlılara pek yardımcı olmuyorlar.” dedi ve gülümsedi.
Jimmy babasının dediğini hatırlayarak tek kelime bile etmeden pedere gülümsedi.Donald ve diğer peder birlikte biraz uzaklaşarak gizlice konuşmaya başladılar.Jimmy bu işlerin bu kadar gizemli olacağını düşünmemişti.Peder onlara yolu göstererek bir kapıdan geçirdi.Jimmy birilerine götürüldüğünü anlamıştı.Donald
-“Dediğimi sakın unutma.Sana güveniyorum” dedi.
Jimmy babasının hayatta bu kadar ciddi olduğunu sadece birkaç kez görmüştü.Oda büyük hatalar yaptığında babasının ona kızmadan ciddi bir tavırla yanlışını düzelterek doğrusunu anlatması gibiydi.Başını sallayarak babasını onayladı.
Jimmy,babası ve peder gizli oda gibi bir yere girdiler.Odanın içerisinde epeyce yaşlı ölümüne az kalmış bir adam kitap okuyordu.Jimmy kitabın ne olduğuna bakmaya çalıştığında Latince yazılmış bir kitap olduğunu anladı.Az buz Latincesi olan Jimmy kapağında ki yazıyı çaktırmadan okumak için hafifçe eğildiğinde yanlışlıkla bir başka kitabı yere düşürdüğünü fark etti.Kitap yaşlı adamın ayağının önüne düşmüştü.Jimmy kitabı almak için hamle yaptığında kolundaki dövmeler görünmüştü.Yaşlı adam şaşkınlıklar içerisinde Jimmy’nin kolunu tuttu ve dövmeleri incelemeye başladı.O kadar şaşırmıştı ki o minik kaybolmuş gözleri büyüyerek net bir biçimde görülüyordu.Herkes suskunlukla yaşlı adamı izliyordu.Yaşlı adam Jimmy,babası ve pedere dönerek
-“Zamanı gelmiş” dedi
Ve Jimmy’e doğru bazı dini hareketler yapmaya başladı.

Jimmy neler olduğunu anlamamıştı ki etrafına tuhaf bir şekilde bakıyordu.Ve dayanamayarak babasına verdiği sözü bozmaya çalıştı.Babası onun konuşacağını anladığında elini Jimmy’nin ağzına konuşmaması için götürdü.Ama Jimmy babası ile mücadele eder gibi babasının elini çekti ve
-“Burada neler oluyor ? Bu adam niçin böyle tuhaf hareketler yapıyor ? Lütfen artık şu saçmalıkları kesin.”
Peder
-“Jimmy lütfen susa…”
Yaşlı adam
-“Genç adamı bırakta konuşsun ! Her şey anlatılacak oğlum sadece şu yaptığım işi tamamlamaya izin ver ve sessiz ol” dedi.
Jimmy bunlardan sıkılmış olacak ki oflayıp pufluyordu.Yaşlı adam her ne yapıyorsa ona izin verdi.Hareketleri kestiğinde yaşlı adam Donald’a dönerek tiz ve hafif duyulan sesiyle
-“Gerçekleri artık genç adama anlatmanın vakti gelmiş anlaşılan Donald.Sana verilen görevde burada bitiyor.Artık geri çekilebilirsin.”
Jimmy olan biteni anlamak için söze girmedi ve yaşlı adamla babası arasında ki geçen diyaloğu bölmeyerek dikkatini onlara verdi.
Donald
-“Olamaz ! İmkansız.Jimmy olamaz.İyice bak o şekillere lütfen.Hem bunun için çok erken.Altından kalkabileceğini sanmıyorum.Onu benden ayırmayın yalvarırım.”
Jimmy babasının yalvarmasına dayanamayarak söze girdi.
-“Baba ne oluyor ne ayırması ? Neyin altından kalkamıyorum ? Yeter artık ne oluyorsa anlatın ve ben sıkıcı b*ktan hayatıma geri döneyim.”
Yaşlı adam
-“Donald görevini tamamla her şeyi anlat ve kaybol.Yoksa her şeyi biz anlatırız.”
Donald’ın şu anda anlatmaktan başka bir seçeneği yoktu.Jimmy’e üzgün bakışlarla dönmüş ve konuşmaya hazırlanıyordu.Jimmy’i yine babasında gördüğü ilkleri yaşıyordu.Çünkü yine babasını ilk defa bu kadar üzgün bir şekilde kendine bakıyor olarak görmüştü.İşlerin ciddi olduğunu Jimmy babasının bakışlarından anlamıştı.Jimmy babasının suskunlunuğu bozmak için
-“Evet baba seni dinliyorum.Şu görev işini ve ne anlatılacaksa anlat bu can sıkıcı insanların yanından bir an önce gidelim.”
Donald
-“Tamam oğlum ama ben anlatırken lafımı kesme sadece soracağım soruları cevapla ve şimdiden gerçekten özür diliyorum.Böyle olmasını istemezdim keşke daha önceden her şeyi anlatsaydım.Şunu da bilmeni isterim seni her zaman gerçek oğlummuş gibi sevdim.”
Jimmy
-“Biliyorum bende her zaman seni gerçek babam gibi sevdim.Ama artık şu bilmediklerimi anlatsan gerçekten çok merak ediyorum.Ve artık şu ürkütücü yerden de gidelim.”
Donald
-“Hani sana küçükken demiştim ya.Kilisenin içerisine bırakılmış bir halde bebekken seni bulmuştum.Ve o anda seni evlat edinme kararı almıştım.”
Jimmy
-“Evet beni dünyaya getiren cani kişilerce oraya bırakılmışım.”
Yaşlı adam
-“O kişilere öyle hitap edemezsin!”.
Donald
-“Kusura bakma efendim biliyorsunuz ki onlardan haberi yok.Şimdi söyleyeceğim.”
Jimmy
-“Ne yani buraya ailemden bahsetmek için mi geldik.Bence bu konuşma başlamadan burada bitti.”.Jimmy tam odadan çıkacağı sırada Donald kolundan Jimmy’i tutarak çıkmasını engelledi ve
Donald
-“Bekle Jimmy ! Her şeyi öğrendikten sonra bu odadan çıkacaksın.Hayatın tehlikeye girebilir.Senin bu tehlikelerden haberin olması gerekir.”
Jimmy
-“Bu ne ya işler daha da karışıyor.Ne tehlikesi delirmek üzereyim.Tamam seni dinliyorum baba.Umarım sözlerini güzel bir şekilde bitirirsin.”
Donald
-“Güzel bitirebileceğimi sanmıyorum”.Jimmy tam lafa girecekken Donald konuşmasını engellemek için kendi konuşmasına devam etti.
Donald
-“Seni aslında o şekilde evlat edinmedim Jimmy.Senin ailende seni bir yere bırakıp kaçmadılar.Ne yazık ki doğduktan sonra aileni koruyamadılar ve kötü insanlar öldürdüler.Sen çok özel birisin.Annenin kanı yüce peygamberimizin kanından gelmektedir.Bu yüzden kutsal kan denmektedir.Ailen ölünce bu gördüğün yaşı adam yani Efendi Dominic seni büyütmem için bana görev verdi.Bende tabi ki de bu kutsal görevi kabul ettim.Hem kendimi de yüksek kademedeki insanlara gösterebilme şansım olacaktı.Senin kanından olanlar tanrı için bir göreve seçilirlermiş.Ne yazık ki bu gizli bilgileri bilmiyorum.Bunları benim olmadığım yerde Efendi Dominic her şeyi anlatacak.Benim o bilgileri duymam veya öğrenmem yasak.Görevimi tamamladığımda ise seni bir daha asla görmem veya seninle konuşmam yasak.Bu yüzden Efendi Dominic’e erken dedim.Senden ayırlmak istemiyorum.Sen benim oğlumsun.Bana verilen bir görev değilsin.”
Duyduklarına şok olan Jimmy öylece donmuş gözleri dolmuştu.Çünkü 27 yıldır baba dediği insan aslında ona bir görev için oğlum diyormuş düşüncesine kapıldı.Bu onun için çok duygusal bir andı.Tek yakını da Jimmy’i kendi çıkarları için kullanan birisiymiş.Jimmy son kez konuşmak için o boğazındaki şiddetli ağrının geçmesini bir süre bekledi ve Donald’a acıyan mavi gözleriyle baktı.
-“Demek sadece bir görev için bana oğlum dedin.Demek bunca yıl kin beslediğim kişiler aslında benim bunlardan haberleri olmayan zavallı ölmüş ailemmiş.Sana acıyorum peder.Seni her ne kadar sevsem de şu anda içimdeki tüm kinleri sana besliyorum.Baba dediğim insanın bana bunu yapması…”.demesiyle Jimmy öylece o odadan ayrıldı.Arkadan bağıran pederin sesini duymamış gibi yaparak hızlı bir şekilde kilisenin kapısını kapatıp çıktı.

Aradan belki 1 ay geçmişti.Jimmy her zaman ki sıkıcı hayatından farklı bir hayata dönmüştü.O günü ve o gün duyduklarını belkide unutmuştu.Bu geçen süre içerisinde pederi hiç ziyaret etmemişti yada telefonla aramamıştı.Hatta pederi unutmak için başka insanlarla samimi olmaya başlamıştı.Kendisinin bir sevgilisi olmuştu.Isabel adında İspanyol bir kızdı.Çalıştığı yerin altındaki pizzacı da çalışan bir aşçıydı.
Akşam seriliğinde Jimmy yarı uykulu bir şekilde televiyon izlerken birden telefon çaldı.Telefonun susmasını bekliyordu.Her zaman ki uyuşukluğu ile telefona kalkmamıştı.Ama telefon 5 dakikadır susmak bilmiyordu.En sonunda sinirli bir şekilde telefonu eline aldı.Agrasif bir şekilde telefona cevap veren Jimmy görüşmenin sonunda donup kalmıştı ve telefonu yere düşürdü.Telefonu yerine koymadan acele ile hazırlanıp evinden çıktı.

Konu: Geri: Jimmy Flame Çarş. Eyl. 29, 2010 5:36 am

IV.Sınıf Slytherin!